Yeme Bozukluğu Psikolojik Bir Sorundur
Yeme Bozukluğu Psikolojik Bir Sorundur
Isparta’da beslenme ve diyet uzmanı olan Ebru Erkalan (24) yeme bozukluğunun psikolojik bir sağlık sorunu olduğunu söyleyerek, çözümü ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Kişinin yiyecekle ilgili aşırı kaygı, bedeni kontrol etme isteği veya yemek yeme davranışlarında bozukluklar oluşmasıyla yeme bozukluğunun ortaya çıktığını ifade eden Erkalan; “Adım adım bir süreç gerektirir. Öncelikle, bireyi sağlıklı ve düzenli yemek yemeye teşvik etmek gerekir. Aşırı kısıtlama ve aşırıya kaçan yemek yeme davranışlarından kaçınılmalıdır. Yavaş yavaş dengeli öğünler planlanarak, öğün atlamadan ve abartmadan yeme alışkanlıkları oluşturulmalıdır. Ayrıca, bireylerin yemekle ilgili olumsuz düşüncelerini değiştirmeleri için bilişsel davranışçı terapiler de faydalı olabilir” dedi.
Özellikle gençler arasında yeme bozukluklarının artmasının sebebine dikkat çeken Erkanlan; “Toplumsal baskılar, medya etkisi, aile içi sorunlar ve genetik faktörler etkili olabilmektedir. Sosyal medya, gençlerin beden imajı konusunda olumsuz etkiler yaratabilir; idealize edilmiş beden tiplerine olan baskı, gençlerin bu standartlara ulaşmaya çalışarak yeme bozukluklarına sürüklenmesine neden olabilir. Sosyal medyada onay alma isteğiyle birleşerek bedensel görünüşü fazla önemseyen bir kültür yaratabilir” diye konuştu.
Yeme bozuklukları kişileri bilinçlendirme önleyici çalışmalar yapılmasına dikkat çeken Erkalan, şu şekilde devam etti; “Üniversitelerde ve toplumsal alanlarda eğitimler ve seminerler düzenlenebilir. Medyada daha sağlıklı beden imajları yaygınlaştırılabilir ve ideal beden algısının tehlikeleri konusunda kamuoyu bilgilendirilebilir. Ayrıca, erken tanı ve müdahale için sağlık profesyonelleri arasında iş birliği teşvik edilmeli ve toplumda yeme bozukluklarına karşı duyarlılık arttırılmalıdır. Erken yaşlarda sağlıklı beslenme ve beden algısı konusunda eğitimler verilmelidir”.
Sağlıklı yeme düzenine geçmek için gerekli olan adımları sıralayan Erkalan; “Sağlıklı bir yeme düzenine geçmek için dengeli ve çeşitli bir diyet oluşturulmalıdır. Öğün atlamaktan kaçınılmalı, işlenmiş gıdalardan ve aşırı şekerli yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Taze sebze ve meyve, tam tahıllar, sağlıklı yağlar (örneğin zeytinyağı, avokado) ve yeterli protein tüketilmelidir. Ayrıca, porsiyon kontrolü önemlidir; aşırı yemek yeme ya da aşırı kısıtlama gibi uç noktalar yerine dengeli bir yaklaşım benimsenmelidir. Yüksek tuz, doymuş yağ ve yapay tatlandırıcılardan kaçınılmalıdır. Ayrıca, su içmeyi unutmamak ve düzenli fiziksel aktivite yapmak da sağlıklı bir yaşam tarzının parçasıdır” dedi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.